Borat
Borat
Tür:Komedi
Yıl:2006
Açıklama: “İşim televizyon spikerliği. Kazakistanın ikinci en iyi televizyon spikeriyim,” diye açıklıyor Borat. “Eskiden çingene yakalayıcılığı, buz yapımı ve bilgisayar kurulumu üzerine çalışmıştım. Duvar boyacılığı ve borulardak iölü kuşları temizlemekte de usta sayılırım.” Bu alçak gönüllü başlangıcın ardından BoratKazak televizyonculuğu için ne kadar vazgeçilmez olduğunu anlatmaya koyuluyor. “Bir yıl önce Kazakistan Enforasyon Bakanlığı beni röportajlar yaparak Kazak milletine faydalı olabilmem için Amerika’ya gönderdi. Sizin gibi olmak istiyorduk Amerika dünyanın en güzel kadınlarının yaşadığı yer. Örneğin Liza Minnelli ve Elizabeth Taylor. Üstelik Amerika demokrasinin ve pornnun da merkezi. Bunları çok severim. Filmimi çekmek için çok heyecanlandım!” Daha once “Austin Powers” , “Meet the Parents” ve “Meet the Fockers” gibi filmleri ile tanıdığımız Jay Roach; Baron Cohen’in yarattığı Borat karakterinden çok etkilenmiş. “Bence Sacha’nın gerçekleştirdiği film sektöründe bir devrimdir,” diyor Roach.. “Tamamen inanılır, muhteşem bir sudan çıkmış balık hikayesi… Daha sonra bu karakteri gerçek insanlarla yüzyüze getirerek neler olabileceğini benzersiz bir hikaye ile birleştirdi. Muhteşem bir sonuç…” “Sacha başka hiçkimsenin almaya cesaret edemeyeceği bir risk aldı üzerine, bunun ben farkındaydım. Öylesine yüksek bir komedi kabileyetine sahip ve keskin zekalı bir oyuncu ki… Bence bu işin altından kimse kolay kolay kalkamazdı. Çünkü hikayenin içine soktuğu gerçek insanlar sadece hikayeden gelip geçmiyor aynı zamanda tüm senaryonun yönünü de değiştirebiliyordu. Ve tüm bunlar delice komikti.” “Borat karakteri ile cesur, yıkıcı ve geleneksel Hollywood komedilerinden çok öte bir film yapmakta haklı olduğumuzu henüz hikayeyi oluşturma aşamasındayken Cohen sayesinde kanıtlamıştık. Elimizde geçek bir done vardı. “Da Ali G” TV show, Sacha’nın canlandırdığı karakterin bir reality programı ile ne kadar etkileyici olabileceğini görmüştük. Böylece film konusunda tereddütümüz kalmadı.” Peter Baynham, Anthony Hines ve Dan Mazer bir hikaye taslağı çıkardılar. Elimizde kesinlikle bir senaryo yoktu. Tamamen yeni bir şey ürettik ve deneysel bir film çektik. Gerçek insanlar ve gerçek olaylar filmin hikayesini yürütüyordu. Beklenmeyen olaylar olup da ana hikayeden uzaklaşıldığında ise Baron Cohen ve arkadaşları oturup hikayeyi tekrar düzenliyordu. YAPIM Kazakistan’daki küçük bir köyden hareket eden Borat bir belgesel yapmak için yola çıkmıştı. Yanında obez ve bir işe yaramaz yapımcısı, Azamat Bagatov ile birlikte yeni bir culture yelken açmıştı. Azamat bu işi şöyle açıklıyordu: “Bu projeye dahil olmamın sebebi film ve TV endüstirisi konusunda çok bilgi olmamdandır. Son 20 yılda kendi başıma toplam 27program seyrettim. Bu işi Kabul etmemin bir sebebi de Kazakistandaki tek yapımcı olmam. ”Borat Amerika’ya çok tarz bir şekilde yolculuk yapar. Fakat aynı şey Azamat için söz konusu değildir. “Kazak Hava Yolları ile gittik. Azamat bavullar, hayvanlar ve Yahudiler ile beraber uçmak zorundaydı. Ben ise birinci mevkide uçtum. Bu da tuvalete gittiğimde aynı yere pisleyebilen altıncı kişi olmak demekti. Ne kadar harika değil mi?” Bu belgesel bugüne dek Kazakistanda yapılan en pahalı prodüksiyon . Toplam 48 milyon tenge – yani 5000 Amerikan Dolarına –mal oldu. Kazakistan Enformasyon Bakanlığı buparayı bgazı syah adamlara uranium satarak elde etti.” “Entourage,” “Curb Your Enthusiasm” ve “Seinfeld” adlı filmlerle tanıdığımız Larry Charles, yapım ekibine yönetmen olarak katılmış. Tıpkı Jay Roach gibi , Charles da Baron Cohen’in fanatic izleyicilerinden biri. Yapımcılardan Monica Levinson filmin tam anlamıyla gerilla tarzı ile çekildiğini anlatıyor. “Tüm ekibimiz toplam sekiz kişiden oluşuyordu. Bu sekiz kişiye Sacha da dahildi. Sesçiler, kameramanlar, Larry Charles ve yapım asistanı. Hepimiz bir kamyonun arkasında peşimizde sürüklediğimiz ekipmanımızla film çekiyorduk..” Borat ülke turuna bir çok medeni figure ile ilk kez karşılaştığı NewYork’dan başlıyor. Yer altından giden araba, asansör, feminist gruplar bunlardan bir kaçı. “Her ne kadar NewYork’da kalmamız gerekiyorsa da mutlaka Kaliforniya’ya varmalıydık.”