Tür:Gerilim

Yıl:2000

Açıklama:Kendinize ait bir hayatın ne kadarını paylaşabilirsiniz...

Ya da kiminle...

Peki mahremiyetiniz nereye kadardır...

Ya da kime karşı...

Bazen en güzel hediyeler zehirli olabilir…

Jean ve Michelle'e ,karşı komşuları Jean-Eudes Guillement'ın evi miras olarak kalınca çok sevinirler ama günler geçtikçe ev, hatıralarını ve gizlerini göstermeye başlar.

Mathias Ledoux ile röportaj

-Uzun zaman televizyon için çalıştınız,ne zaman sinemaya atılma kararı aldınız?

-Bir yapımcı donanımlarına sahip olmama rağmen ,hep yönetmen olarak uzun metrajlı bir film çekmek istemişimdir. Uzun süre kısa metrajlı filmler yazarak ve çekerek televizyonda kameramanlık yaptım. Daha sonra yönetmen olma ayrıcalığını yakaladım. Klik, belgesel ve reklam çekerek bu mesleği icra etme şansını elde ettim. Televizyon için çalışmayı asla küçümsemedim,sinema ve televizyon için çalışma isteğimi sürekli besledim.

-Valerie Guignabodet'nin senaryosunda neyi sevdiniz?

-Oldukça zengin ve çok yönlü bir senaryo. Hem korku hem de bir aşk hikayesi. Filmin temaları arasında bir üçgen var. İlki karakterler arasında: hizmetçi, Jean ve Michelle, ayrıca ev ve diğer karakterler arasında da var. Diğer bir tema ise aşkın hareketi ki bu oldukça önemli ve ilgi çekici. Benim bu filmde en çok dikkatimi çeken birden fazla giriş kapısına sahip olması. İşte bu nedenle ,film her çeşit film türünü içeriyor. Korkuyu,aşkı,gerilimi,gizemi bir arada sahneye koymayı hep istemiştim…Benim için sinema duyguların taşıyıcısıdır ve ben bu filmde,aktarılabilir birçok duygu olduğunu düşünüyorum.

-Jean-Hugues Anglade ve Clotilde Courau'nun karakterleri farklı kişiliklere sahip…..

-Clotilde karakteri gözlükleriyle oldukça ciddi ve sert bir izlenim veren bir kişi olsa da evinde Jean-Hugues'le birlikte olduğu zamanlarda oldukça duyygusal. Jean'a gelince,bu karakter görünüşte daha basit ve anlaşılabilir. Jean kendi hırsları ve hayatın olağan zorlukları arasında bölünmüş durumda. Sürekli ,kendine, yazma eyleminin onu nereye kadar götüreceğini soruyor.

-Komedyenleri nasıl seçtiniz?

-Christine Boisson senaryoyu okumuş ve çok sevmişti. Ben de onun harika olacağına ikna olmuştum. Zaten Boisson uzun zamandır çok sevdiğim bir komedyendi. Courau'ya gelince,o da beni hep etkileyen ve oyununu harika bulduğum oyunculardandı. Jean'ın rolü üzerine birçok tartışma oldu,ama Jean-Hugues hep ideal oyuncu olarak kaldı. Sonunda ideal üçlümü bulmuştum ve çok memnundum. José Garcia ile ortak dostlarımız arayıcılığıyla tanışıklığımız vardı,onunla çalışmayı çok istiyordum.

-Komedyenlerle nasıl bir çalışma yürütüyorsunuz?

-Onlarla tartışıyorum,öncesinde onlarla uzun süre çalışıyorum,özellikle okuma seansları esnasında. Onlarla çalışırken ,kendimi, güzel bir hediye ile ödüllendirilen bir çocuk kadar mutlu hissediyorum.

-Sese ve müziğe oldukça özen gösterdiğiniz hissediliyor…

-İlk baştan beri sofistike bir ses istiyordum. Bu senaryoda ses evi yaşatan önemli elemanlardan birisi. Ses direktörü Pascal Villard,harika bir çalışma yaptı. Müziğe gelince,filme paralel olarak yapılmasını istedim. Evi bulur bulmaz müzisyenlere onu görmelerini söyledim.

-Bu filmle birlikte bir sınavdan geçtiğinizi düşünüyor musunuz?

-Sınav…Herhalde onu filmin vizyona ilk girdiği gün yaşayacağım. Bana ,bu soruyu ilk filmim olduğu için sorduğunuzu biliyorum. Ama ben hiçbir zaman bu duyguyu yaşamadım. Zaten hep tanıdığım kişilerle çalıştım,onlar bana güveniyordu ve ben onların mutlu olması için elimden geleni yapıyordum. Bu ekip biraz da benim ailem sayılır. Jean-Hugues Anglade ile röportaj

-Bu senaryoda ilginizi çeken şey ne idi?

-Karakterlerin gidişatı beni çekti. Filmin başındaki hediye çifte başta mutluluk verirken sonrasında onların başına dert açıyor. Benim canlandırdığım karakter de bundan nasibini alıyor. Ama evliliğini yıkmak pahasına bu olaylardan yararlanıyor da.

-Jean kimdir?

-Jean iyi olmayan bir yazar ve yeni kitabı için konu bulamamaktan şikayetçi. İlk kitabı zor şartlarda ortaya çıkmış ve beğenilmiş,ama ikincisinde oldukça zorlanıyor. Ama şu muhteşem olay,burjuva bir evin mirasyedisi olmaları,her şeyi değiştirir. Çift birbirinden uzaklaşmaya başlar ve anlaşmazlıklar ortaya çıkar.

-Jean ve Michelle'in karakter özellikleri hakkında ne düşünüyorsunuz?Jean daha atak,Michelle ise sakin…

-Michelle in pragmatik bir karakteri var, ki bu da Jean a daha çok hayal etme şansı tanıyor. Genelleme yapmadan şöyle diyebilirim:Gerçek hayatta karşıtlar birbirini çeker ve tamamlar.

-Filmdeki komedyenlerle ilişkileriniz nasıl?Christine Boisson'la daha önce çalıştınız ama Clotilde Courau ile çalışmadınız.

-"Les Marmotes"da Christine'le birlikte çalışmıştım. Zaten onunla konservatuarda birlikteydik. Onu taktir ediyorum. Muhteşem bir çekiciliği olan bir oyuncu. Clotilde'ı ise Marthe'i görerek tanıdım. Onu da hep taktie etmişimdir.

-Mathias Ledoux ile olan ilişkiniz hakkında ne diyeceksiniz?

-Mathias oldukça mantıklı bir kişi. Hem çok dikkatli hem de tartışmaya açık birisi. Kafasında her şey oldukça açık. Oyuncuların kafasını karıştırmıyor,onları oldukça serbest bırakıyor.

-Gerilim,bir izleyici olarak sizi çeken bir tür mü?

-Kesinlikle!Korku üzerine kurulu filmler beni büyülüyor.

-Karşı komşularınızı tanıyor musunuz?

-Benimkiler sürekli değişiyor!Bence,genelde komşularımızı tanımıyoruz,ama özel koşullar onları tanımamızı sağlıyor. Tıpkı filmde olduğu gibi.