I, Robot / Ben, Robot
I, Robot / Ben, Robot
Tür:Aksiyon
Yıl:2004
Açıklama:Will Smith dedektif Del Spooner rolü ile bir yüksek teknoloji gerilimi olan
I, ROBOT'da ...
I, ROBOT kısa hikayeleri ile dünya edebiyatının hayal gücünü zorlayan Isaac Asimov'un eseri...
Yıl 2035, teknoloji ve robotlar günlük hayatın güvenilir ve vazgeçilmez unsurlarıdır. Bu güvenin kırıldığını ve sistemin yanlış bir yere gittiğini yalnızca bir kişi fark eder ve tüm sisteme tek başına karşı koyar... I, ROBOT inanılmaz görsel efektler ve daha önce sinema sektöründe kullanılmamış bir teknolojiyi robotları canlandırmak ve hikayenin gerçekçi yüzünü ortaya koymak amacıyla beyaz perdeye taşıyor. Ana karakter olan Sonny cinayetlerin anahtarını taşıyan özel bir robottur ve belki de insan ırkının varoluşu onun ellerindedir. Bunun yanında sinema tarihinin en gerçek, duygusal anlamda tamamlanmış ilk ve tek 3 boyutlu CGI karakteridir.
Filmin yönetmenliğini Alex Proyas (Dark City, The Crow) üstlenmiştir. Yönetmen daha önce sıradışı bir yapım olan Chicago circa 2035 da robotların tamamen topluma adapte oldukları bir hikayeyi beyaz perdeye aktarmıştı. Başrolleri Bridget Moynahan ve Will Smith'in paylaştıkları filmde Bruce Greenwood , Chi McBride, Alan Tudyk, James Cromwell'i ise diğer rollerde izleyeceğiz.
I, ROBOT bir David Entertainment Company / Laurence Mark / Overbrook Films Yapımı, yapımcılığı Laurence Mark, John Davis, Topher Dow ve Wyck Godfrey üstleniyorlar.
Kamera arkası ekibinde ise Görüntü Yönetmeni Simon Duggan (Garage Days, The Interview), Yapım Tasarımcı Patrick Tatopoulos (Dark City, Independence Day), Kurgu Richard Learoyd (Garage Days, Dark City), Armen Minasian (Daredevil) and William Hoy, A.C.E. (We Were Soldiers), Müzik Marco Beltrami (Terminator 3: Rise of the Machines) ve Kostüm Tasarımı Elizabeth Keogh Palmer (Dark City) görev alıyorlar.
Oscar Ödüllü Görsel Efekt Uzmanı John Nelson (Gladiator)filmde 1000'in üzerinde özel efekt kullanarak Sonny'i özel bir robot haline getirmiş. Robotların tasarımı ise Patrick Tatopoulos'a ait. Ayrıca 2035 yılı Şikago şehri de görsel efektlerden sorumlu ekip tarafından gerçekleştirilmiş.
Isaac Asimovun I, Robot hikayelerindeki bir çok tanınmış karakter ki bunların arasında Dr. Alfred Lanning ve Dr. Susan Calvin sayılabilir, filmde ünlü yazarın fikir ve konseptine uygun olarak kullanılmıştır.
Motorsikletlerin kendi kendine gittiği, robotların semfoni orkestralarını yönetiği ve bir hayvanın düşünce gücü ile robotları yönetebildiği bir dünya düşünün. Bunlar uzak gelecek projeksiyonları değil... günümüz gazetelerinden haber başlıkları...Günümüzden yalnızca 30 yıl sonra teknolojik gelişmelerin bizi getireceği nokta Ünlü yazarın birtakım fikirleri gibi Isaac Asimov'un Ben,Robot hikayelerinden birkaç ana karakter de (Dr.Alfred Canning ve Dr.Susan Calvin'in daha genç versiyonuyla birlikte)ayrıca filmde yer alıyor.
Motorsikletlerin kendi kendilerini sürdüğü,robotların senfoni orkestralarını yönettiği ve bir hayvanın düşünce modellerinin bir robotu hareket ettirebildiği bir dünya düşünün Hayır,bunlar uzak bir geleceğin izdüşümleri değil bugünün gazetelerinden ana başlıklar Yalnızca 30 yıl geleceğe gidildiğinde, Ben,Robot'un "otomat ev yardımcıları"ndaki teknolojik gelişmeler,mimari,giyim-kuşam ve cihazlar fantastikler fakat yine de izleyiciler için kolaylıkla erişilebilir nitelikteler.
Bu gelişmeler ışığında, yakın gelecekte robotların günlük yaşantımızın güvenilir bir parçası olacaklarına şüphe yok. Her ailede bir tane olacak,yada daha fazla. Evlerimizi temizleyecekler, paketlerimizi ulaştıracaklar, evcil hayvanlarımızı gezdirecekler hatta çocuklarımıza bakacaklar. Fakat ya bu güven kırılırsa? Bu soru Ben,Robot'un odak noktasında duruyor.
Hikaye, Amerika Birleşik Devletleri'nde robotların sayısı 3 misline çıkmak üzereyken, teknolojik ve sosyal bir uçurumda geçiyor.Amerika Robotics'in en son modeli NS-5 Otomat Ev Yardımcısı'nın piyasaya sürülmesiyle her 5 insana bir robot düşüyor.Gelecek robot neslinde ultra sağlam çelikten yapılmış ilk robot,NS-5 çocuğunuza bakmaktan yemeğinizi pişirmeye,çek defterinizi dengelemeye kadar her işi yapmak için tasarlanmıştır.NS-5'in seri dağıtımı America Robotics'in pozisyonunu gezegen tarihindeki en güçlü şirket olarak sağlamlaştıracak. Ben,Robot'ta tasvir edilen epik,tarih değiştirici olaylar bir asırdan daha uzun süre önce, film yazarı Jeff Vintar'ın bir robot tarafından işlenmiş olabileceği muhtemel bir cinayetle ilgili bir esrar olan "Hardwired"ın senaryosunu yazdığı zaman doğdu.Yapımcı Laurence Mark projeye önderlik etti,ve Twentieth Century Fox Alex Proyas'ın yönetmenliğiyle Hardwired'ı geliştirmek için ele aldı.2000'in başlarında,Vintar Proyas'la proje üzerinde çalışmak üzere,2 yıldan uzun süren bir işbirliği için Avustralya'ya uçtu. Alex Proyas'la senaryoyu geliştirmeye başladık, ve amacımız onu bir miktar daha açmaktı, diye hatırlatıyor Laurence Mark.Düpedüz bir gelecek cinayeti esrarı olarak başladı ve onu daha geniş bir alana yaymak için sürekli bir çaba vardı.Ayrıca, Alex'in keskin görsellik hissinden mümkün olabildiğince çok yararlanan bir filme girişmek akıllıca geldi Bu süre boyunca, Ben,Robot filminin telif hakları Davis Entertainment tarafından alındı, ve Proyas, Isaac Asimov'un eserinden parçalar içermesi için filmi yeniden kurguladı.Asimovun fikirleri ve karakterleri Vintarın esrar öyküsünün yapısıyla kendiliğinden uyuşuyordu.
Hardwired ve Ben, Robot'u biraraya getirdik çünkü Fox hep robotlarla ilgili büyük bir film yapmak istemişti ve Asimov'un kısa hikayelerinden bir film yapmak Alex'in hep rüyası olmuştu" diyor yapımcı John Davis. Organik olarak gerçekleşebilecek bir beraberlikti çünkü Hardwired ın ve Ben, Robot'un temaları çoğu yerde birbirleriyle uyuşuyordu, diye ekliyor Laurence Mark.
2035 dünyası robotların 3 Laws Safeolduğuna inanır. Bir robot bir insana zarar veremez yada zarar görmesine izin vermez; bir robot bir insanın emirlerine,bu emirler birinci kanunla çelişmediği sürece uymalıdır; bir robot kendi varlığını,birinci yada ikinci kanunla çelişmedikçe korumalıdır. Asimov Robotların 3 Kanununu ilk olarak bilim kurgu yazılarında yarattı, fakat fikirleri gerçek dünyaya uzanır, ve hatta gerçek robot bilimcilerin ve araştırmacıların yapay zekayı ele alış biçimlerine önderlik eder. Asimov gerçekten bilimi halkla en iyi bütünleştiren kişi oldu diyor co-senaryo yazarı Jeff Vintar. Bilim kurgunun öncülerinden ve robotlar hakkında yazan ilklerden biriydi .Asimovdan önce robotlar birer canavar olarak kağıda dökülüyordu. O onlara metal Frankensteinlar olarak değil, belli kurallara göre çalışan mekanizmalar olarak yaklaşan ilk kişiydi, ve kendisinin ilk gerçekçi robot öykülerini yazdığına inanılır. Alex Proyasın Asimovun öykülerine duyduğu yakınlık film yapımcısının çocukluğuna rastlar. Yaklaşık 10 yaşındayken, çok bilim kurgu okurdum and Asimov çok sevdiğim yazarlardan biriydi. Bilim kurgu türünün gerçek bir hayranıydım ve Ben, Robot filme çekilmesinin gerçekten hoş olabileceğini düşündüğüm birkaç kitaptan biriydi. Gençken bu tür şeyleri hayal edersiniz ve ben oldukça küçük yaştayken film çekmek isterdim. Bunu da bir gün filme çekmeyi hayal etmiştim. Asimovun fikirlerinin hala inanılmaz ölçüde uygun ve çağdaş olduğunu düşünüyordum, diye devam ediyor Proyas. 1940larda ve 50lerin başında çalışan birinin geleceği bu kadar açıkça tasarlaması ve şuan günlük hayatımızı etkilemeye başlayan fikirleri tahmin etmesi hayret verici. Hakkında yazdığı geleceğin dünyasına gittikçe yaklaşıyoruz, işte bu hikayeleri anlatmanın tam zamanı. Proyas BEN,ROBOTU geliştirmeyi sürdürdükçe, o ve yapımcılar dikkatlerini oyuncu seçimine yönelttiler. Film yapımcılarının başrolü oynaması içim tek ve en iyi tercihi taleb etmeleri bir Hollywood klişesidir. Fakat BEN,ROBOTta, yapımcılar bunu yaptıklarında ısrarcılar. Will Smith listemizdeki birinci kişiydi, ve ona ulaşmak piyangoyu kazanmak gibiydi, diyor John Davis. Çünkü insan öyküsü bizi en az robot öyküsü kadar ilgilendiriyor, Will Smithe şükürler olsun, diye ekliyor Laurence Mark. Beni bu filme çeken şey,sorunun robotlar olmadığı düşüncesi, diyor Smith. Sorun teknoloji değil. Sorun olan, insan mantığının sınırları, ve biz aslında kendimizin en kötü düşmanıyız. BEN, ROBOT bilhassa türlerin ilginç bir karışımı, diye devam ediyor Smith. Yüksek teknolojide bir aksiyon filmi, bir özel efekt filmi, bir romantik drama, ve bir cinayet esrarı. Alex Proyasın tüm bu farklı türleri film içine yayması fevkalade. Genellikle bir esrarın yapısıyla bir aksiyon filminin yapısı arasında gerçek bir çelişki vardır. Dönüm noktaları farklı biçimlerdedir, fakat Alex tür kurallarını yıkıyor ve yeni ve özel olacak birşey yaratıyor . BEN, ROBOT Smithe kendini kanıtlaması için yeni imkanlar yarattı. Bir oyuncu olarak, bir aksiyon filminde gerçekten oynayabildiğiniz anlar çok seyrektir. Benim için sorunlu bir karakteri oynamak ilginç, çünkü dünyayı kurtaran gelişi güzel tipleri canlandırmada çok başarılı oldum.Genellikle derin duygusal yaraları ve travmaları olan karakterleri oynamadım, ve sorunlu bir karakterin zihnine dalmaktan çok hoşlandım. Bu yüzden bu benim için farklı bir sapma. Smith Dedektif Del Spoonerı tasvir etmek ve filmde İdari Yapımcı olarak görev almak üzere imza attıktan sonra, Akademi Ödüllü yazar Akiva Goldsmanı (A Beautiful Mind) takıma katmayı önerdi. Smith özellikle öyküye daha sıkı bir bilim ve bilim kurgu çizgisi getirmek istiyordu. Bu projeyi özel olabilecek ve uzun süre hatırlarda kalacak bir şey olarak gördük, diyor Smith. Türün sınırlarının dışına çıkmak istedik. Willin ricaları Alexin de benim de kulağıma hoş geldi, diyor, çocukluğundan bu yana bir Asimov hayranı olan Akiva Goldsman. Proyas, Smith Goldsman, yapımcı Wyck Godfrey, ve Fox film üzerinde çalışmak için Smithin Bad Boys II,yu çektiği Floridaya hareket ettiler. Bir otele kapandık, ve hikayeyi sahne sahne ortaya serdik, diye anımsıyor Goldsman.
Film yapımcıları Dedektif Del Spooner karakterinin türün tipik figürlerinden ayrılması için çalıştılar. Spoonerın teknolojiye vegünlük hayatın gerekli bir parçası olduları bir dünyada robotlara karşı olan nefreti can alıcı bir unsurdu. Spooner eski kıyafetlere ve geçmişin müziğine aşık, ve basit zamanlara hasret, diyor Smith. Robotları sevmiyor, bu yüzden bu cinayeti araştırmak için gerçekten mükemmel bir dedektif, çünkü zaten yanlış birşeyler bulmak istiyor. Spoonerın roboticist Dr. Susan Calvinle ilişkisi hikayenin merkezinde, bu yüzden Will Smithe zıt ve inandırıcı bir partner olabilecek aktrisi bulmak ve Isaac Asimov tarafından yaratılmış bir karakter üzerinde duygusal etki yaratmak-film yapımcıları için zorlu bir görevdi. Spooner ve Dr. Calvin eşi benzeri olmayan bir robot olan Sonny'i gerçeği bulmak için yanlarına alırlar. Filmde Sonny'i Alan Tudyk canlandırıyor. Tudyk ve dijital efekt grubu duyguları, aklı ve espri gücü olan gerçek bir dijital yıldız yaratmışlar. Sonny ve Spooner arasındaki duygusal bağ hikayenin tam merkezinde yer alıyor. Sonny oldukça ilginç ve zor bir roldü çünkü robot olmasına rağmen bir çok insani özelliğe sahipti, diyor Wyck Godfrey. oldukça masum ve sıcak bir yanı vardı ve diğer robotlardan farklı yapılmıştı. Üstelik muzip bir robottu. Alanın üstün komedi performansı, iyi bir tiyatro oyuncusu olması sayesinde insani bir robot kimliğinin altından başarıyla kalkmasını sağladı.
Sonny bir çocuk gibiydi, diyor Tudyk. Bazen herşeyiyle mükemmel, tam ve eksiksizken bazen hiç beklenmeyen bir anda saf ve fazla iyimser olabiliyordu. Sonny bir amaç için yapılmıştı ve bu amacın ne olduğunu bilmiyordu. İçinde bir sürü sır saklıyordu ve filmin sonuna dek bu sırları taşıyacaktı. Tudyk filmin çekimlerine Vancouver'da başlamasından bir ay önce şehre gelmiş ve rolü için hazırlanmaya başlamış. Bio energik hareket tarzı, konuşma ve mimik üzerine çalışmış. Ayrıca kickboxing, ve denge egzersizleri yapmış. Yapım başladıktan sonra ise aktör/dansçı Paul Mercurio (Strictly Ballroom) diğer robotların hareketlerini va tarzlarını belirlemek için kareograf olarak ekibe dahil olmuş. Paul ile çalışmayan tek robot bendim,diyor Tudyk. Bence bu oldukça işe yarayan bir fikirdi. Çünkü Sonny yeni jenerasyon bir robottu ve bir benzeri yoktu. YAPIM HAKKINDA
Filmin çekimlerinin başlamasına bir buçuk yıl kala yönetmen Alex Proyas ekibin çekirdeğini oluşturan grupla ön çalışmalara başlamış. Yapım Tasarımcı Patrick Tatopoulos'un da bulunduğu bu ekip günümüz dünyasına robotları adapte etmenin yollarını ve şekillerini tasarlamışlar. Proyas ve Tatopoulos bu filmden önce Dark Cityde de birlikte çalışmışlardı. I, ROBOT 'u belgesel nitelikte bir gelecek kurgusu ile çekmek ve olabildiğince Hollywood yaklaşımından uzaklaşmak istiyordum, diye açıklıyor Proyas. Güçlü bir geçeklik duygusu yaratarak izleyicinin yaşadığı dünyayı robotlarla paylaştığına inandırmak ise benim için çok önemliydi. İnanılası ve gerçekçi bir gelecek görüntüsü yakalamalıydım. Uçan arabalar gibi izleyicinin şimdiye dek aklında kalan gelecek kurgularından uzak durmalıydım. Gerçekten bundan 30 yıl sonra dünyayı o halde görebileceğine inanmalılardı. Benim için hikaye ve karakterler kullanılan geleceğe ve yüksek teknolojiye ait malzemeden çok daha önemliydi. Robotlar çok ilginç bir teknoloji ve başka teknolojik detaylardan uzak durmak istedim. Elbette ki arabalar yarttık ve bunları filmde kullandık fakat 2035 yılının bir numaralı teknolojik devriminin robotlar olduğuna dikkati çekmek asıl amacımızdı. Filmin ana karakterlerinden biri olan Sonny'i ve diğer robotları yaratan Patrick Tatopoulosun en önemli görevi robotların tasarımını gerçekleştirmektir. Tatopoulos 20th Century Fox'un daha önceki blockbuster filmlerinden biri olan Independence Day de yaratık ve yapım tasarımından da sorumlu olmuştu. İki yıl boyunca yönetmen Proyas, ile omuz omuza çalışan Tatopoulos daha önce robotlara ait olan tüm bilgilerini unutup Sonny'i yaratmak için kolları sıvamış. Sonny son haline gelmeden önce tam 50 ayrı dizayn hazırlanmış. Filmin en önemli dizaynlarından biri olan NS-5'lar ve tabii ki Sonny bugüne dek tasarlanmış tüm robotlardan farklılardı. Saydam hissi veren görüntüleri, insan vücudunu benzerlik taşıyan kas sistemi ve yapısı ve tamamen simetrik yüzleri... Sonny ve NS-5'lar film boyunca farklı yüzlerle karşımıza çıkacaklardı. Dolayısı ile dizaynı değiştirmeden hem sempatik hem de bir anda korku verici bir görünüme sahip olmaları gerekiyordu. diyor Tatopoulos. Robotların bu saydam görüntüleri insana güven verici olmalarını sağlayan bir özellik olarak düşünülmüş. Eğer saydamsanız hiç bir şey saklayamazsınız. Örneğin devlet binaların