Tür:Komedi

Yıl:2001

Açıklama:Tarih boyunca çok az konu güzellikten fazla tartışılmış ve konuşulmuştur. Filozoflar, şairler, bilim adamları, tanrı bilimciler bu konu üzerinde hep düşünüp taşınmışlar ve onun gizemli bir şekilde her defasında karşılarına farklı formlarda çıktığına kanaat getirmişlerdir. Bazıları bunu doğanın bilinmezleri arasında bulmuş bazıları ise basit fakat gizemli bir gülücükte...Dünyayı gezenler bile güzelliği aramışlar ... Hal Larsen, o herhangi bir alçak adamdan çok da fazla biri değil. O güzelliğin sadece süper modellerde olduğuna inanan binlerce erkekten sadece biri. Kadınlarda ilk baktığı ve dikkat ettiği şey görüntüsü... Mükemmel bir vücuda sahip olmayan bir kadınla randevulaşmaz bile... Ama bir guru olanTony Robbins Hal'e kadınlara 180derece farklı bir açıdan bakmasını sağlamak ve onlara asıl güzelliği veren duygularının ve kalpleriningüzelliğini görmesini sağlayan bir hipnoz yapar. Rosemary (Gwyneth Paltrow) gönüllü Barış Birliği çalışanlarından biridir.Biraz fazla kiloludur... Çok değil biraz ... Hal, Rosemary'nin kibarlığı ve espri yeteneğini fiziksel bir güzellik olarak algılamaktadır. Ve aralarında inanılmaz romantizmde bir aşk başlar. Büyü bozulduğunda ise Hal hayatının en büyük dersini gerçek Rosemary'i tanımadığında yaşayacaktır. Twentieth Century Fox, bir Conundrum Entertainment Yapımı olan ve yapımcılığını Farrelly Kardeşlerin üstlendiği, başrollerini Gwyneth Paltrow ve Jack Black' in üstlendiği SHALLOW HAL filmini sinema severler ile buluşturuyor. Filmde ayrıca Jason Alexander, Joe Viterelli ve Susan Ward rol alıyorlar. Yapımcılığını Bradley Thomas, Charles B. Wessler, Bobby Farrelly ve Peter Farrelly'nin üstlendiği, senaryosunu Sean Moynihan Peter Farrelly Bobby Farrelly'nin yazdığı filmin yönetmenliğini de komedi üstadları olan Bobby Farrelly Peter Farrelly yapıyor. Filmin yapımcıları Peter Farrelly ve Bobby Farrelly uzun zamandır sinema dünyasında diğer yönetmenlerden açık seçik ayrılan espri tarzları ile dikkati çekmektedirler. Kim Dumb and Dumber'daki Jeff Daniels'ın laksatif aldıktan sonra tuvaletteki halini unutabilir ki ya da Ben Stiller'ın takımlarını fermuarına sıkıştırmasını hatta Cameron Diaz'ın o çok özel jöle ile saçlarını jölelediği anı. Peki Jim Carrey'nin Me, Myself and Irene 'da kendisi ile olan savaşını? Ama Farrelly kardeşler için uzun zamandır üzerinde ısrarla devam ettikleri bu tarzın asıl sebebi, seyircinin onlardan böyle bir beklentide olması. “Bizim filmlerimizin başarıya ulaşması demek seyircinin filmdeki karakterleri umursuyor ve onları düşünüyor olmaları ile mümkün. Onlar Ben Stiller'ın Cameron Diaz ile birlikte olmasını istiyorlardı. Ya da şizofren Jim Carrey'nin Renée Zellweger’ın kalbini kazanmasını. " diye bu düüncesinde ısrar ediyor Peter Farrelly. Seyirci elbetteki bunlara gülüyor, ama onların filmlerinden çıktıklarında mutlu oldukları gözleniyor. Son yönetmenlik deneyimleri olan SHALLOW HAL için Farrelly Kardeşler yine her zamanki görsel ve diyaloğa dayalı esprilerini kullanıyorlar. Fakat bu kez bir farkla insanların onlardan bekledikleri komedi tarzının bilincinde olan ikili bu kez bir aşk hikayesinin en acıtıcı yanlarını da korkmadan beyazperdeye getiriyorlar. "Bu filmde de gülünecek çok espri bulacaklar ama sadece gülmeyecekler” diye açıklıyor Peter Farrelly. “Bu filmde gerçekten bir hikaye var. Ruhunun eşini arayan bir adamın aslında hayatta neyin önemli olduğunu keşfetmesi.”

Bobby Farrelly de kardeşine kendi tarzlarına getirdikleri bu yenilik konusunda katılıyor. “Peter her zaman en iyi filmimizi henüz yapmadığımızı söylerdi. Çünkü insanları filmlerimizde hep güldürdük. Ama hem güldürüp hem de ağlatmadık. Bence bu güne kadar yaptığımız en duygusal film bu oldu." Farrelly'lerin uzun zamandır yapımcılığını üstlenmiş olan Bradley Thomas: “Bence SHALLOW HAL Peter ve Bobby için çok önemli bir film. Esprileri her zamankinden çok daha komik. Ama bu kez her esprinin bir hedefi var. Hikayenin ardından güçlü bir mesaj var . Karşınızdaki insanın içindeki güzelliği görmek gibi. Günümüzde her şey o kadar yapay bir hale gelmiş durumda ki böyle bir mesajı belki de acıtacak gibi vermekte bir sakınca görmüyoruz." Hal'in aşkının hedefi güzeller güzeli çıtı pıtı bir kız değildir. Rosemary aslında 100 kilo ağırlığında şişman bir kadındır. Ama Peter Farrelly bunun bir "şişmanlık komedisi" olmadığını söylüyor. “SHALLOW HAL insanların iç güzelliği ile ilgili bir film” diye uyarıyor Peter. "Filmin anlatmak istediği insanların kabuğunun önemli olmadığıdır. Önemli olan bir insanın kalbini kazanmaktır.” Diye ekliyor Rosemary'i canlandıran Gwyneth Paltrow: “ Filmin mesajı oldukça pozitif ve umut verici aslında.” SHALLOW HAL'in yapım fikri emekli bir bilgisayar pazarlama uzmanı olan Sean Moynihan'ın Farrelly kardeşlere yazdığı mektuplardan esinlenilerek ortaya çıkmıştır. Peter ve Bobby onun yazdıkları ile çok gülmüş ve çok düşünmüş olduğu için bundan cesaret alan Moynihan senaryo için kolları sıvamış. Sonuçta gerçek iç güzelliğinin ne olduğunu öğrenen bir adamın hikayesi ile Farrelly kardeşlerin kapısını çalmış. Aradan bir kaç yıl ve bir çok değişiklik içeren senaryo çalışması geçtikten sonra sonunda film SHALLOW HAL adı ile çekime hazır hale gelmiştir.Hal'in gözündeki tanrıça yani aslında iç güzelliği ile bir tanrıçayı andıran Rosemary için rolü Farrelly kardeşler Gwyneth Paltrow'u düşünerek yazmışlar. Ve rol kendisine teklif edildiğinde hiç düşünmeden kabul etmiş Paltrow. Cameron Diaz ve Renée Zellweger gibi Paltrow'da Farrelly'lerin filmlerinde görmek istedikleri gibi tamamen doğal bir oyuncudur. Onlar filmlerinde komedyen kadınlar değil doğal kadın oyuncular kullanmayı yeğlerler.diye ekliyor Bradley Thomas. Farrelly'lere göre, Paltrow canlandırdığı karaktere daha fazla gerçekçilik yükleyen bir oyuncu. “Gwyneth tıpkı canlandırdığı roldeki gibi kendi fiziksel güzelliğinin altında iyi bir yürek ve pozitif enerji taşıyan birisi. Onun sonradan kazanılamayacak bir tarafı var. Sadece gülümsediğinde bile mutlu olduğunu ve aşık olduğunu anlatabilen bir parlaklığı var. ışte Rosemary karakterinde ihtiyacımız olan da buydu.” Farrelly'ler ile birlikte çalışmak Paltrow'a kendisinde olan yetenekleri keşfetme şansı vermiş. SHALLOW HAL onun bugüne kadar canlandırdığı karakterlerin dışında bir karakterde rol almak için büyük bir deneyim olmuş. Bugüne kadar bir çok dönem filminde rol alan- “Shakespeare In Love” ve “Emma” bunlara örneklerdir- film için şunları söylüyor: “Peter ve Bobby ile çalışmak benim için çok eğlenceli ve değişik olacağını düşünmüştüm. şu ana kadar yaptıklarımdan farklı bir şey yapacaktım. ınsanların benden beklentilerinden farklı. Gerçekten de öyle oldu. Benim için ve kariyerim için bulunmaz bir fırsattı."Paltrow bunun ayrıca fiziksel olarak da değişik bir rol şansı olduğunu düşünüyor.Altında kırılan sandalyeler, yüzme havuzuna atladığında çıkan ufak çaplı tsunami dalgaları, ve rol arkadaşını kucağında taşıması da bunlara eklenince oldukça ilginç bir deneyim olmuş. Paltrow aynı zamanda 4 saatte uygulanan bir makyajın altında oldukça zor bi r deneyim de geçirmiş. Rosemary'nin gerçek kilosunda gözüktüğü sahneler için genç oyuncuya özel bir kıyafet giydirilmiş. Özel görüntü efektlerinden sorumlu olan Tony Gardner Paltrow'un bu bir çok parçadan oluşan kostüm, latexten yapılmış maske ve peruğun altında yine de tanbınabilir olmasını istemiş. Tüm bunların dışında Rosemary'nin gerçek bir insan görüntüsünde olması ve komik bir şaka yapmaya çalışan biri gibi durmaması gerekiyordu. Kıyafeti ilk denemesinde New York'taki otelinde insanların arasına karışarak test etmeye karar veren Paltrow bu çok ilginç bir deneyimdir. “Kıyafetin ne kadar etkili olduğunu denemek için otelin barına indim. Farkettim ki hiç kimse benimle göz temasına bile girmiyordu. Hatta bulunduğum tarafa bile bakmamaya çalışıyorlardı.Bu kıyafetin başarısını fakat Rosemary'nin neler hissettiğini bana çok iyi anlattı." Paltrow ile el sıkışan yapımcılar filmin diğer başrol oyuncusu için aratırmaya girişmişler. Öncelikle Hollywood'un en gözde erkek oyuncularından biri ile anlaşmayı düşünmüşler fakat sonra seyircinin böyle hem yakışıklı hem de karizmatik bvir tipin kadın izleyici üzerinde tabii ki onun alçakça davranmaya hakkı var düşüncesini oluşturacağına karar vermişler. "Fakat sıradan bir erkeğin karşısındaki kadınları sadece dış görünüşüne göre yargılamasının hiç kimse tarafından hoşgörü ile karşılanmayacağına karar verdik. " diyor Bobby Farrelly.Farrelly kardeşler ve Bradley Thomas bu herhangi bir erkek düşünmcesini Jack Black’in üstün performans sergilediği komedi filmi olan “High Fidelity” ile yakaldığına karar vermişler. “Filmi seyrettikten sonra Jack'te Hal için ihtiyacımız olan herşeyin olduğuna karar verdik. Yeni ve herkes tarafından sevilebilecek bir yüz. Ve o çok ama çok komik bir adamdı.”

Filmin konusunu tamamlayan karakterlerden biri de Hal’ın yakın arkadaşı Walt'dır. Bu mutlu görünüşlü ilginç adam aslında doğuştan belkemiğinin yanlış oluşması sonucu elleri ve ayakları üzerinde yürümek zorunda kalan biri. Profesyonel olmayan birini filmin anahtar rollerinden birinde kullanmak Farrelly kardeşler için bir ilk değil. Me Myself & Irene filminde de albino garson rolünde yine amatör birini kullanmışlar fakat gerçek insanların izleyici üzerindeki etkisini o filmde de kanıtlamışlardır. IBM kuruluşunda yönetici olan Rene Kürby'de Walt rolünde geleneği sürdürmüş ve filmin temasını oluşturan gerçek güzelliğin ne olduğunu bir kez daha vurgulamıştır. “Me, Myself and Irene filmini çekerken bir akşam barda oturuyorduk. Onun bardan içeri elleri ve ayakları üzerinde girişini ve kendinden çok emin tavırlarını görünce tanışmak istedim" diye anlatıyor Peter Farrelly. "Ödüllü bir jimnastikçi, bowling oynayan, kaykay yapan inanılmaz güçlü bir vücuda ve kollara sahip bu ilginç adam yaşama isteğinin hayatla barışık olmanın canlı bir örneğiydi. Onun gibi birine daha önce hiç rastlamamıştım. ıç güzelliğinden bahsediyorduk ve bu adam buna gerçekten sahipti."

OYUNCULAR HAKKINDA

GWYNETH PALTROW (Rosemary) Flesh and Bone ” filminde Meg Ryan ve Dennis Quaid ile birlikte kamera karşısına geçen genç oyuncu bu filmle gelecek vaad eden yeteneklerden biri olduğunu kanıtlamıştı. Joseph Fiennes ile başrollerini paylaştığı “Shakespeare in Love” filmi ise kendisine Altın Küre'yi, Screen Actors Guild Ödülü'nü ve En ıyi Kadın Oyuncu Dalında Oscar Ödülü'nü getirdi. Paltrow yakında vizyona girecek olan üç filmde başarısını devam ettirmeyi planlıyor. Bunlar: Neil LaBute’un “Possession,” Bruno Baretto’nun “A View From the Top” ve Wes Anderson’ın “The Royal Tennenbaums,” Oyuncu aynı zamanda Jennifer Jason Leigh ve Alan Cummings’in “The Anniversary Party” filminde Alan Cumming, John C. Reilly, Kevin Kline ve Jennifer Jason Leigh ile kamera karşısına geçti. Daha önceki filmleri arasında babası Bruce Paltrow'un yönettiği “Duets,” ve Ben Affleck ile başrolleri paylaştığı ve Don Roos'un yönettiği “Bounce,” Anthony Minghella’nın “The Talented Mr. Ripley,” filminde Matt Damon , Jude Law ve Cate Blanchett ile “A Perfect Murder”da , Michael Douglas ve Viggo Mortensen, ile ise “Sliding Doors”da rol aldı. Diğer filmleri arasında “Emma”, “Great Expectations”, “The Pallbearer”, “Seven”, “Moonlight and Valentino”, “Jefferson in Paris”, “Mrs. Parker and the Vicious Circle”, “Malice”, “Hook” ve “Shout” sayılabilir.

JACK BLACK (Hal) SHALOW HAL ile ilk başrolünü alan oyuncu, Stephen Frears’ın komedi filmi olan “High Fidelity” ile sinema seyircisinin ve eleştirmenlerin dikkatini çekmişti. Bu rol ona Black a Blockbuster Entertainment Ödülü kazandırdı ve 2001 MTV Movie Award™ ve 2001 American Comedy Award'a aday gösterilmesini sağladı. “Saving Silverman” ve “Jesus’ Son” filmlerinde de rol alan oyuncunun ilk filmi Tim Robbins’in “Bob Roberts” filmi idi.Son olarak “Orange County”'de rol alan Black bir rock-folk grubu olan Tenacious D'de de solistlik yapıyor.

JASON ALEXANDER (Mauricio) George Costanza'yı canlandırdığı TV dizisi “Seinfeld” ile tam dokuz sezondur TV'nin sevilen karakterleri arasına girmeyi başaran Alexander altı kez Emmy dört kez Altın Küre adaylığı, bir American Television ve iki American Comedy Ödülü sahibi olmuştur. Bu sonbaharda tekrar bir ABC-TV dizisi “Bob Patterson” ile milyonlarca seyircisine geri döndü. Diğer rol aldığı filmler arasında Rene Russo ve Robert De Niro'nun başrollerini oynadıkları “Rocky and Bullwinkle” ve yönetmenliğini yaptığı “Just Looking” sayılabilir. “

Brighton Beach Memoirs”, “Mosquito Coast”, “Jacob’s Ladder”, “White Palace”, “Coneheads”, “Blankman”, “The Last Supper” ve Oscar'a aday gösterilen kısa film “Down on the Waterfront”, Rob Reiner’ın “North,” Ron Howard’ın “The Paper”ve “Pretty Woman” ,“I Don’t Buy Kisses Anymore” , “Dunston Checks In”, “Denial”

RENE KIRBY (Walt)

SUSAN WARD (Jill)

JOE VITERELLI (Steve Shanahan)

JILL FITZGERALD (Mrs. Shanahan)

YAPIMCILAR HAKKINDA

BOBBY FARRELLY & PETER FARRELLY (Yönetmen /Senaryo Ortağı/Yapımcı) Kamera arkasında güçlerini birleştirdikleri bu altıncı film olan Farrelly Kardeşler 1994'te “Dumb and Dumber”ın 340 milyon dolar hasılatla gelmiş geçmiş en çok gülünen komedi filmleri arasına girmesi ile başlayan yolculukları 1998'de başrollerini Woody Harrelson ve Randy Quaid'in paylaştıkları “Kingpin” ile başarılarını sürdürdüler. 1998'deki en çok iş yapan filmler listesinde 4üncü olan “There’s Something About Mary” ile farklı tarzlarını kanıtlayan Farrelly Kardeşler geçtiğimiz yıl “Me, Myself and Irene”de tekrar Jim Carrey ile birlikte çalıştılar. “There’s Something About Mary” New York Film Critics (En ıyi Kadın Oyuncu Cameron Diaz),People’s Choice Award (Yılın En ıyi Komedi filmi) ıki Altın Küre adaylığı (En ıyi Komedi Filmi) ve 4 MTV Movie Awardsile o0nurlandırıldı. Farrelly'lerin yapımcılığını üstlendiği “Osmosis Jones”, “Say It Isn’t So” ise geçtiğimiz yıllarda sinema seyircisi ile buluşturdukları diğer filmler.

BRADLEY THOMAS (Yapımcı) Farrelly Kardeşlerin yapım şirketi olan Conundrum Entertainment'ın başkanıdır. “Kingpin”, “There’s Something About Mary” ve “Me, Myself and Irene”filmlerinin yapımcılığını üstlenen Thomas1994 yılında Dumb & Dumber ile Farrelly'lerle çalışmaya başlamıştır. “Osmosis Jones” ve “Say It Isn’t So”nun da yapımcılığını üstlenen Thomas aslen Baltimore'ludur. “Till the End of the Night,” “Soldier Boyz”, “Behind Enemy Lines”, “The Locusts”, “Music from Another Room,” ise yapımcılık yaptığı diğer filmlere örneklerdir.

SEAN MOYNIHAN (Senarist)

RUSSELL CARPENTER, ASC (Görüntü Yönetmeni)

IVY (Orijinal Film Müziği)