Tür:Aksiyon

Yıl:2003

Açıklama:Sean Connery'nin canlandırdığı Allan Quatermain, dünyanın en ünlü maceracılarından biridir... Ve dünyanın hiç görmediği tüm süper kahramanlarının dahil olduğu lejyonun lideridir.

Quatermain’in sıradışı birliğini oluşturan kahramanlar Kaptan Nemo (Naseeruddin Shah), Dracula Mina Harker (Peta Wilson), görünmez adam Rodney Skinner (Tony Curran), Amerikan gizli servis ajanı Sawyer (Shane West), Dorian Gray (Stuart Townsend), ve Dr. Jekyll/Mr. Hyde (Jason Flemyng)dır. Richard Roxburgh ise birliğin esrarengiz üyesi M'i canlandırıyor. Birliğin üyeleri her birinin kendine özgü güçleri ve yetenekleri olan güvenilir bireylerdir. Fakat artık insanlığın umudu olabilmek için birbirlerine de güvenmeyi öğrenmelidirler. Küçük bir hazılık aşamasından sonra zaman kaybetmeden Kaptan Nemo’nun olağan dışı denizaltısı Nautilus'a binerek savunma hattına yani İtalya'nın Venedik kentine doğru yola çıkarlar. Tüm dünya liderlerinin bir araya gelerek oluşturacakları komisyonu sabote etmeyi planlayan maskeli Fantom birbirini takip eden patlamalarla tüm şehri toplantı sırasında batırmayı planlamaktadır. Saldırı yıkıcı alınacak riskler ise çok fazladır.Birliğin dünyayı kurtarmak için yalnızca 90 saati vardır. Alan Moore ve Kevin O’ Neill'in çizgi romanından beyaz perdeye aktarılan filmin yönetmeni Blade filmi ie tanıdığımız Stephen Norrington. Filmin senaryosu James Dale Robinson'a yapımcılığı ise Don Murphy (“From Hell,” “Natural Born Killers”) ve Trevor Albert (“Groundhog Day,” “Bedazzled”) 'a ait.

YAPIM HAKKINDA

Filmin 20 hafta süren çekimlerinin büyük kısmı Prag'da tamamlanmış. Malta ve Los Angeles'ta ise ek çekimler gerçekleştirilmiş. Endüstri çağının zirvesinin yaşandığı dönemlerde merhametsiz bir araştırmacı icatları ile dünyayı tehdit ediyordu. Karşısında ise olağanüstü kahramanlardan oluşan bir takım, dünya ve tabii ki majesteleri kraliçeye hizmet için bir araya gelmiştir. “Süper kahramanların olmadığı zamanların süper kahramanları” diyor yönetmen Stephen Norrington." Her ne kadar kendilerine doğa üstü özellikler edinmişler ya da verilmişse de onlar insanca duyguları olan kahramanlar. Cesaret, onur ve fedakarlıkla Fantom'un teknolojik gelişimine karşı koymaya çalışmaktalar. “Bence bir dahi olan Alan ile bir sonraki projesi hakkında konuşuyorduk. Ona The League Of ExtraOrdinary Gentlemen için planlarımı anlattım.Bana bir tretman hazırlayıp verdi ben de onu daha önce From Hell filminde de birlikte çalıştığım Fox'a gönderdim Fox'un hemen hikayeni arkasında durması ve bu çok orjinal düşünceyi benimsemesi hiç zor olmadı. Ve bir kaç hafta içinde projeyi uygulamaya başladık.”diye anlatıyor Murphy.

Murphy ve stüdyo yetkilileri senaryo yazarı Robinson'ın projelerini senaryo haline dönüştürmesi için teklifte bulunmuşlar. Robinson ise bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmiş. “Alan eldeki varlıkları tekrar gözden geçirmekte ve onları farklı yollarla farklı amaçlar için kullanmakta muhteşem bir yeteneğe sahiptir. Elindeki kaynak materyal karanlık ve İngiliz duyarlılığında ilginç bir hikayeydi. Her biri birbirleriyle kıyaslanamayacak özelliklere sahip birliğk üyelerinin tek bir amaç için bir araya gelmelerini ve ittifakını anlatan bir hikayeydi.

Birliğin üyelerinin tümü bir diğerinden şüphelenmekte ve kendilerini güven içinde hissetmemekteydi. Quatermain , Nemo'yu izlemektedir. Derin denizlerdeki sınır tanımayan yeteneğine ve gücüne, İngilizlerin ona vermiş olduğu eğitim sayesinde ulaşmıştır. Ölümsüz Dorian Gray Mina Harker'ın eski sevgililerinden biridir. Görünmez adam Skinner ve Dr. Jekyll ise toplumsal birer metamorfik mutant olarak kabul edilebilirler. Sean Connery filmdeki değişik ve bir o kadar da karmaşık karakterin filmin kimyasında büyük rol oynadığını belirtiyor. Fakat belki de filmdeki karakterlerden hiç biri Connery'nin içgüdülerine güvenen, modası geçmiş ve yeni hayata adapte olmaya çalışan bir ajan olarak nitelendirdiği Quatermain kadar belirli değil. Nairobi'nin tozlu bir İngiliz Klübünde kızgın Afrika güneşinde tanıdığımız Quatermain bu ücra köşede eski maceralarının gölgesinde yaşamını sürdürmektedir. Fakat üzerinde güneş batmayan imparatorluk ondan son bir kez daha görev almasını istemektedir.

KARAKTERLERE BAKIŞ

ALLAN QUATERMAIN (Sean Connery) Korkusuz bir avcı, maceraperest ve savaşçı. Hayal edilebilecek tüm düşmanlarla savaşabilir, birliğe derin tecrübesini ve bilgilerini katmaktadır. Görünüşte ne kadar imkansız da olsa, Afrika safari tüfeği tıpkı Quatermain'in kendisi gibi ilginç ve oldukça tehlikeli silahıdır.Zamanın en büyük silahlarından biri olduğu gibi uzun mesafe vuruşları için yapılmış, 400 metreden hedefini düşürecek güçte barut kullanarabilecek kadar güçlü bir silahtır. Quatermain Afrika'nın balta girmemiş ormanlarında bir çok tehlikeli maceraya atılmış fakat her defasında hikayesini anlatmak için geri dönmüştür. Önsezileri ona bu vahşi doğada doğanın bir parçasıymışçasına yaşama gücü sağlamıştır. Quatermain'in hata yaptığı ya da en garip ve vahşi mekanlarda kaybolduğu görülmemiştir. Korkusuz Quatermain, Birliğin ihtiyacı olan çelik gibi sinirlere sahip, yüksek önsezili liderdir. Birlik savaşacağı düşmana karşı onun tüm yeteneklerine ihtiyaç duyacaktır.

Kaptan NEMO (Naseeruddin Shah)

Bilim adamı, mühendis, mucit, özgürlük savaşçısı ve korsan Kaptan NEMO dünyayı bir çok kez dolaşmış, altını ve üstünü görmüştür. Nemo'nun kariyeri çok küçük yaşında dünya çapında bir maceracı olarak başlar.Gemi inşa eden babasının yanından büyük denizlerdeki gizemi öğrenebilmek amacıyla ayrılır. Tüm gözlerden gizlenmiş dünyanın harikalarını keşfeder. İnsanların hayallerinde bile göremeyecekleri varlıklarla savaşır ve kendini bu gizemli dünyada yaşamaya adar. Nemo dünyanın görüp görebileceği en büyük araç olan Okyanusun Kılıcı Nautilus'u inşa etmiştir. Bu muhteşem sualtı aracı oldukça hızlı, zarif ve ölümcül bir kılıcı andırmaktadır. Kaptan Nemo'nun savaştığı savaşın ta kendisidir. Yıllardır İngiliz sömürgesi olarak yaşayan halkının bir an önce bu baskıdan kurtulması için İngiliz gemilerine saldıralar düzenlemektedir. Amacı ülkesi Hindistan'ı terketmelerini sağlamaktır. Diğer yandan çok özel silahlar ve keşifler kullanırken küçük de bir ordu edinmiştir. Nemo birliğin teknolojik beynidir. Kaptan ve adamları verilen görev karşılığında Hindistan'ın özgürlüğüne kavuşmasını umud etmekte ve yıllar boyunca dünya üzerindeki tüm denizlerde öğrendikleri en öldürücü savaş tekniklerini bir kereye mahsus Kraliçe için kullanmaya karar vermişlerdir.

MINA HARKER (Peta Wilson)

Birliğin tek kadın üyesi olan MINA HARKER Fantom için zincirin en kırılgan halkasıdır. Fakat bu aslında yanlış bir kanıdır. Kadınların seslerinin duyulmadığı ve görülmedikleri, korunmaya muhtaç oldukları bir dönemde Harker hem bir savaşçı hem de göz önünde bir kadındır. Mina Londra'nın sisli sokaklarında hayatta kalmayı başarabilen ilginç bir kadındır. Yaşadığı vahşetin ardından karanlığa gömülürken, güçlü ve korku salıcı bir yaratık olarak geri dönmüştür. Mina eski soyadıyla Murray, gelecek vaad eden bir bankacı ile evlenen genç bir öğretmendir. Eşi Jonathan Harker Transilvanya'ya yaptığı iş gezisinde Kont Dracula'nın İngiltere hesaplarını kontrol edecektir. Dracula'nın İngiltere'ye gelmesinden kısa bir süre sonra geceleri sokaklarda korkunç cinayetler ve bir terör esmeye başlamıştır. Akıllı ve cesur Mina en az kendisi kadar korkusuz bir bilimadamı olan Doktor Van Helsing ile vampiri yok etme planlarını yaparken ne yazık ki ampir tarafından ısırılır. Vampirlerin Kralı Dracula'nın vahşi kanı artık Mina Harker'ın damarlarında dolaşmaktadır. Mina bu saltanatın getirdiği paranormal güç ve biyolojik silahların hepsine sahiptir.

RODNEY KINNER (Tony Curran)

Centilmen bir hırsız olan ” RODNEY KINNER, görünmez adam, bu özelliğini bir altın madeninde hırsızlık yaparken bulaştığı garip toz sayesinde elde etmiştir. O birliğe katılmayı tamamen bencil sebeplerle kabul etmiştir. Eğer iyi çocuk olup diğerlerine yardım ederse kendisine görünmezliğini ortadan kadırabilecek bir panzehir verilecektir. Skinner’ın görünmezliği birliği düşmanı Fantom'a olduğu kadar birliğin kendisine de zararlı ve çözülmesi gereken bir problemdir. “Skinner'ın iyi adam mı kötü adam mı olduğu oldukça zor karak verilecek bir konuydu ,” diyor Tony Curran. “Fakat onun varlığı herkes için bir tedirginlik vesilesiydi.

DORIAN GRAY (Stuart Townsend)

Ölümsüz. Baştan çıkarıcı. Tehlikeli. DORIAN GRAY bir dilekte bulunmuştu. Asla yaşlanmamak ve asla ölmemek , fakat ruhunun fiyatı sizce neydi? Aristokrat bir kan taşıyan Gray en güzel çağında bir portresini yaptırmıştı. Yılların nasıl geçtiğini anlayabilmek için ise portresinin onun yerine yaşlanmasını istemişti.Karanlık güçler tarafından kabul edilen bu dilek gerçeğe dönüştü. Karanlık mahzenlerine kapattığı resmi hergeçen gün yaşlanıp her günahında daha korkunç bir hal alırken o hep genç ve güzel çağını yaşıyordu. Gray öldürülemezdi. Öldürülemeyen , hiç bir fiziksel zarar görmeyen bu adam tam bir ölüm makinesidir. Hiç şüphesiz ki Birliğin en tehlikeli üyesi odur.

Ajan SAWYER (Shane West)

Mississippi Nehrinde yıllarca çalışıp bilinmez cinayetleri en zor polisiye olayları çözen Sawyer gerçek bir maceraperesttir. Kısaca tehlikeyi, riskleri ve bilinmezin peşinde koşmayı sevmektedir. Amerikan hükümeti tarafından yakalanıp uluslararası bir ajan olması teklif edilince tabii ki bu teklifi geri çevirmemiş. Amerika'nın yeni kurulmakta olan Gizli Servisinin bir üyesi olarak Sawyer, tüm dünya üzerindeki garip ve çözülmesi gereken problemlerle ilgilenmekle görevlidir. Birliğe dahil oluşu ise Fantom'un saldırısı sırasında birlik üyeleri ile bir araya geldiğinde olur. Fakat birliğin diğer üyelerinin sahip olduğu gibi özel yetenekleri yoktur. Yalnız aksiyona olan tutkusu ve heyecan bağımlılığı belki de birliğin ihtiyacı olan taze kanın ta kendisidir.

DR. JEKYLL (Jason Flemyng)

Çelimsiz vücudunun altında DR. JEKYLL durdurulamaz , kontrolsüz ve hayvani bir yaratık taşımaktadır. İsmi MR. HYDE 'dır(Jason Flemyng). Londra'lı bir kimyager olan Dr. Henry Jekyll uzun yıllar boyunca çalıştığı kariyeri boyunca insanoğlunun içindeki iki ayrı kişiliği ortaya çıkaracak bir iksir bulmaya çalışmıştır. İnsanın içindeki iyi ve kötüyü ayırd edeceğine inandığı iksiri bulduğunda ilk olarak kendi üzerinde dener. Teorisi ne yazık ki gerçektir ve iksir işe yaramaktadır. Jekyll kendisini garip ve vahşi bir yaratığa dönüştüren ve geceleri Londra sokaklarında terör estiren Mr. Hyde'a dönüştürü. Serum iyiyi kötüye kötüyü ise iyiye çevirebilmekte fakat Dr. Jekyll'ın Mr. Hyde'ı yok etmesine imkan vermemektedir. Jekyll kendisini Hyde'ın kölesi haline getirmiştir.Birlik bu iki kişiliğin de özel güçlerinden ve bilgisinden faydalanacaktır.

YAPIM NOTLARI

THE LEAGUE OF EXTRAORDINARY GENTLEMEN’in hikayesine uygun görsel elementleri bir araya getirmek için toplam 58 ayrı set kurularak çekim yapılmış. Los Angeles'ta film için hazırlanan setler bu 58 setin arasında minyatür olarak gerçekleştirilen dahil değildir. Yüzlerce görsel efekt, mavi ekran çekimleri , bilgisayarda oluşturulan özel mekanlar ve bilgisayar yardımı ile açıları genişletilen gerçek setler...Bu özel görüntüler arasında en ilgi çekici olanlarından biri Yapım Tasarımcısı Carol Spier tarafından gerçekleştirilen Nautilus denizaltısının görüntüleri var. Ve tabii film boyunca hem oyuncularını hem de tüm set ekibini etkileyen Venedik, Londra ve Paris çekimlerini saymak gerekiyor. Venedikte hem su altı hem de çatılarda gerçekleşen kovalamaca sahneleri, için 200den fazla set işçisi gece gündüz çalışmış. Nautilus'un iç mekan çekimleri Vltava Nehri kıyısındaki eski bir tersanede gerçekleştirilmiş. Tüm set ; denizaltının köprüsü, ihtişamlı toplantı odası, kaptan köşkü, misafir odaları, buz odası, koridorlar ve roket odası burada kurulmuş. Tüm gemi Hint işlemeleri ve desenleri ile stilize edilirken Jules Verne'in kitabında bahsettiği gibi bir su altı oteli gibi dizayn edilmişti. Carol Spier, “ Nautilus, Nemo’nun dünasıydı. Bu dünyayı kendisi gibi Hindu ve ruhani elementlerle sembolik bir şekilde seyirciye tanıştırmak ve onun esrarengiz kişiliği yansıtmak istedik. " Diyor.

Naseeruddin Shah ise " Su altında bir Tac Mahal oluşturulmuştu. Göz kamaştırıcı bir güzellik. Beyaz, gizemli, zengin bir görüntü. Canlandırdığım karakter Nemo bu güzellik, güç ve zenginlikten oldukça mutlu ve gururluydu.” Deniz altı sahnelerinin çekimleri Ağustos başında Prague'da suların yükselmesi ile oldukça büyük bir darbe yedi. Su yüksekliği 20 feeti geçti ve tersanede gerçekleştirilen herşeyi tahrip etti. Prague'ın 130 yıldan bu yana yaşadığı en kötü hava şartlarıydı. Ve 100 yıldır yaşanan en kötü ikinci sel felaketiydi. Suyun gece aniden yükselmesiyle tüm set işçileri bölgeyi terk ederek başka yerlerde misafir edilmek zorunda kalındı. Tüm prodüksiyon materyalinin Çek Cumhuriyetindeki çekimlerde telef olmasının ardından Ağustos oprtalarında daha yumuşak bir iklimde çekimleri tamamlamak amacıyla ekip Malta'ya yola çıktı.

Bir diğer ilginç set ise görünmez adam Rodney Skinner'ın bulunduğu sahnelerde yaşandı. Çekimler boyunca bu rolü canlandıran Tony Curran mavi bir makyajla kamera karşısına geçti. Böylece daha sonra oyuncunun görüntüsü post prodüksiyonda silinebildi. Curran'ın saçları, kaşları traş edilerek görüntü yaratması önlendi. Tabii oyuncuda sadece sesi ve vücut dili ile görnmez adamı canlandırmaya çalıştı. Curran rol için; "Oldukça zorlayıcı fakat bir oyuncu içinde inanılmaz bir deneyim oldu " diyor.

Bir diğer dijital efekt harikası ise Jason Flemyng'in canlandırdığı Mr. Hyde... Kullanılan kamera açıları, CGI efektleri, modeller, maketler ile 2.30 cm boyundaki bu dev ortaya çıkarıldı. Yapılan özel bir giysi ile oyuncu bu boya getirildi ve ayaklarını ve kollarını kullanabilmesi için özel mekanikler geliştirildi. Steve Johnson’ın diyazn ettiği bu giysi FX teknolojisi ile gerçekleştirildi. 12 haftada oluşturulan ve toplam 30 teknisyenin çalıştığı 5900 parçadan oluşan giysi oyuncunun tüm uzuvlarını kolaylıkla kullanmasını sağlıyordu.

Her seferinde oyuncuya toplam 7 saatlik makyajla giydirilen giysi yalnızca bir kez kullanılabiliyordu ve maliyeti her defasında 5000 dolara geliyordu. Görsel bir şöleni andıran filmin bir diğer ilginç seti ise Venedik'teki Karnaval görüntüleriydi. 4 Futbol sahası büyüklüğündeki setin içinde su dolu kanallar, 80 adet bina önyüzü ve dükkan görüntüsü gerçeğine uygun şekilde kurulmuş.